Gözlemsel Teknikler
Bireyi tanıyandan sorma yada diğer bir ifadeyle gözlemsel yaklaşım içinde yer alan teknikler olarak gözlem, derecelendirme ölçekleri, vak'a kaydı, vak'a incelemesi, sosyometri, kim bu, sosyo drama, teknikleri yer almaktadır.
Gözlem:
Bir kimsenin diğer bir kimse hakkında duyu organları ile bilgi edinme yolu veya bireylerin değişik ortamlarda , çeşitli davranışları hakkında onları gözleme yolu ile bilgi toplama tekniği olarak tanımlanır. Gözlem bilgi toplama aracıda diyebiliriz.
Birkaç tür gözlem vardır. Bunlar;
Gelişi güzel gözlem: Bunda bilgiler neyin, nerede, nasıl, ne zaman gözleneceğine ilişkin bir planın yapılmadığı , amacın saptanmadığı doğal bir ortamda rastlantısal olarak elde edilir.
Örneğin:Okullarda öğretmenler, öğrencileri, öğrenciler diğer arkadaşları, sevgililer birbirleri hakkında çok sayıda bilgiyi bu şekilde öğrenirler.
Sistemli gözlem: Neyin nerede, nasıl, ne zaman gözleneceğinin önceden planlandığı, amacın saptandığı ve belli kurallara uyarak yapılan gözlemdir. Gelişi güzel gözleme göre daha geçerli ve güvenlidir.
Örneğin: Öğrenciyi derste, laboratuarda, okul içi ve dışında, oyun ortamında gözlemleyerek hakkında bilgi toplanır.
Katılımlı gözlem: Gözlemci, gözlenen birey veya grup ile ayni ortamda bulunur ve onlarla birlikte ayni etkinliklere katılır.
Katılımsız gözlem: Gözlemci, gözlenen grup veya olayın dışında kalarak grubu veya kişiyi dışardan objektif olarak gözler.
Çok sayıda gözlem yaparak, gözlem yapmada ustalaşmak mümkündür. Ayrıca aşağıdaki hususları dikkate almakla gözlem verilerinin geçerlik ve güvenirliği arttırılabilir.
1-Gözlem yapmadan önce neyin gözleneceği açık bir şekilde saptanmalıdır.
2-Belli bir zaman süreci içinde sadece bir öğrenci gözlenmelidir
3-inceleme konusu olan özellik için “kritik” sayılabilecek davranışlar gözlenmelidir.
4-Öğrenciyi bir gün boyunca, farklı zamanlarda ve farlı durumlarda gözlemelidir.
5-Gözlem sonuçlarını gözlenenin gözü önünde kaydetmeden gözlem yapmaya çalışmalıdır.
6-Gözlemci gözlem verileri kaydederken, yalnız, “gözlenen davranışları” zaman ve yer belirterek ve mümkün olduğu kadar ayrıntılı bir bizinde yazmalı öznel genellemeleri ye da değerlendirmelerini gözlem verileri ile karıştırmamalıdır. (1)
Başka bir açıdan bakıldığında gözlem; bir kimsenin, diğer bir kimse hakkında, duyu organları ile bilgi edinme yoludur. Gelişigüzel gözlem ve sistemli gözlem olarak iki çeşit gözlemden söz edebiliriz.
a) Gelişigüzel gözlemlerden edinilen yargılar çoğunlukla bir kimsenin bir ye da birkaç özelliğini tanıyarak kişinin bütünü hakkında verilmiş yargılardır. Gelişigüzel gözlem verileri birey hakkında diğer yollarla edinilen bilgilerle birlikte kullanıldığı zaman bir anlam taşır.
b) Gelişigüzel gözlem yolu ile öğretmenler çoğu kez göze batan öğrencileri tanıma eğilimindedirler; kendilerini gösteremeyen öğrencileri tanımazlar. Onlardan bütün öğrenciler hakkında kanılarını bildirmesi istendiğinde tanımadıkları öğrenciler hakkında genellikle belirsiz, kesin olmayan yargılar verirler.
c) Gelişigüzel gözlem yoluyla edinilen bilgiler özneldir; kişiden kişiye değişir.
Bireylerin, belirli davranışlarının, doğal yaşamları içinde kasıtlı olarak gözlenmesine ” sistemli gözlem” denir.
Gözlem veriler, geçerlik ve güvenirliği oldukça zayıf verilerdir. Gözlemcinin tutumları, değer yargıları, inançları, bilincinde olduğu ye da olmadığı ihtiyaçları, beklentileri gözlem sonuçlarını etkiler. Örneğin, otoriter bir öğretmen, açık sözlü ve bağımsız bir öğrenciyi saygısız olarak niteleyebilir. Aslında gözlemcilerin olguları, durumları bir fotoğraf makinesi gibi saptaması gereklidir. Ancak bu ideal durumdur. Gerçekte çoğu kez, gözlemci raporunda gerçek olayları değil kendi dünyasını yansıtmaktadır.
Sistemli gözlem zaman alici ve zahmetli bir inceleme yoludur. Gerçeğe uygun ve güvenilir bilgi edinmek için bireyi değişik durumlarda gözlemek; gözlenecek özellik için yeterli davranış örnekleri elde etmek gereklidir. Sözgelişi, yabancı dil dersinde silik ve çekingen duran bir öğrenci, beden eğitimi dersinde sınıfın lideri olabilir. Bu nedenle, bireyin çeşitli durumlarda gözlenmesi gerekmektedir.(2)
Gözlem sürecinde uyulması gereken bazı ilkeler
Öncelikle kimin niçin, nerede, nasıl, ne kadar sürede gözleneceğine ilişkin bir gözlem planı yapılmalıdır.
Gözlem yapılmadan önce gözlem sonuçlarının nasıl kaydedileceği ve bilgilerin nasıl analiz edileceği kararlaştırılmış olmalıdır.
Belli bir zaman sürecinde yalnızca bir kişi gözlenmelidir.
Gözlem, amaca uygun olarak yeterli bir zaman süresince yapılmalıdır.
Örneğin , birey on beş gün boyunca gözlenmelidir.
Bireyin her seferde uzun süre gözlenmesi yerine kısa süreli ve farklı aralıklarla gözlenmesi tercih edilmelidir.
Birey kontrollü ve doğal ortamlarda gözlenebilmelidir.
Birey bir bütün olarak gözlenmelidir, ancak bir kritik davranış gözlenecekse bu davranış bireyin bütünlüğü içinde gözlenmelidir.
Gözlem sonuçları olduğu gibi yorum ve değerlendirmeye katılmadan kaydedilmelidir.
Birey gözlendiğinin farkına varmamalıdır. Bu nedenle gözlem sonuçları gözlenenin gözü önünde kaydedilmemelidir.
Araya zaman girince gözlemci bazı gözlemlerini unutabilir. Bu nedenle gözlem sonuçları gözlemin arkasından hemen kaydedilmelidir.
Gözlemci gözlenen bireyin söyledikleriyle birlikte söylediklerine eslik eden duygu ve davranışlarına dikkat etmelidir. (3)
Gözlemler, gözlemci hatalarını en aza indirme amacıyla eğer mümkünse birden çok gözlemci tarafından yapılmalıdır.
Gözlemin ne zaman, hangi koşullarda ve durumda yapıldığı mutlaka kaydedilmelidir.
Gözlemlerin saptanmasında olay, koşullar, süreç ve sonuçlar birlikte düşünülmelidir.
Gözlem tekniği ile elde edilen bilgiler, birey hakkındaki mevcut diğer bilgilerle bir arada değerlendirilmelidir.
Birey hakkında elde edilen bilgiler, bireyi etiketlemek amacıyla değil; bireyin bir sorununun çözümüne veya bütün olarak gelişmesine katkı amacıyla kullanılmalıdır. (4)
GÖZLEM TEKNİĞİNİN YARARLARI
Gözlem, bireyin doğal ortamda gözlenmesine dayandığı için diğer bireyi tanıma teknikleri ile elde edilemeyen orijinal bilgilerin doğrudan elde edilmesine olanak veren bir tekniktir.
Gözlem tekniği, bireyin sadece sözlerini değil bu sözlere eslik eden davranış ve beden dilini de gözlemeye ve böylece bireyin duygu ve düşünce davranışları arasındaki çelişkileri anlamaya olanak sağlayan bir tekniktir.
Gözlem bireyin çeşitli gelişim dönemlerindeki bütün halinde gelişmesini izleyerek gelişim özelliklerini karsılaştırmaya en uygun olan bir tekniktir.
Gözlem her yastaki bireyi veya grubu incelemek amacıyla kullanılabilecek bir tekniktir.
Gözlem tekniği kullanılması kolay, fazlaca araç gereç kullanılmayı gerektirmeyen maddi bakımdan ekonomik olan bir tekniktir.
Gözlem tekniğini uygulamak için özel bir zaman ayirmak, öğrenciyi dersinden, çalışanı işinden alıkoymak söz konusu değildir. Gözlenen bireyi ayrıca zamanı alınmamaktadır. Bu nedenle okullarda ve is yerlerinde kolaylıkla uygulayabiliriz. (5)
GÖZLEMSEL TEKNİKTE BAZI SINIRLILIKLAR
1- Gözlemsel tekniği gözlenen birey, durum veya olayın gözle görülebilen kulakla duyulabilen söz, düşünce ve davranışları hakkında bilgi verir. Ancak bu davranışların nedenleri hakkında bilgi vermez. Bu nedenle gözlem tekniği ile elde edilen bilgilerin nedenlerini bir ölçüde yapabilmek gözlemin sürekli yapılmasına bağlıdır.
2- Bir gözlemin nesnelliği ve bilimselliği gözlemcinin önyargılarına, davranışlarına ve duygularını anlama ve algılama gücüne, duygusal kararlılığına, olaylara bakış açısına ye da yasam felsefesine, davranışlar arsındaki ilişki ve çelişkileri kavrayabilme yeteneğine, gözlem tekniğini uygulama ve sonuçlarını kaydetmedeki becerisine vb. bağlıdır. Öyleyse herkes gözlem yapabilir, ancak her gözlem ayni derecede nesnel ve bilimsel değildir. Bu nedenle iyi gözlemcinin bu alanda yetişmiş olması beklenir.
3- Okullarda öğretmenler öğrencilerini, yöneticiler diğer çalışanları ve anne-babalar çocuklarını gözlemlemektedirler. Bunu önlemek mümkün değildir. Ancak bireyi tanıma teknikleri konusunda eğitim almamış kimselerin nesnellikten ve bilimsellikten uzak, yüzeysel gözlemlerin yapılması ve sonuçların kaydedilmesi amacıyla kullanılan bazı araçlar geliştirilmiştir.
Bunların basında anekdotlar gözlem listeleri, özel kayıt çizelgeleri, derecelendirme ölçekleri gelmektedir. Bireysel gözlemler yaparak bireyleri gelişigüzel etiketledikleri gözlenmektedir.(6)
Anekdot:
(Vak'a kaydı, olay kaydı) Anekdot, gözlem sonuçlarının kaydedilmesi amacıyla geliştirilmiş özel bir formun adidir.
Anekdot, uzman, öğretmen ve yöneticilerin zaman tanık oldukları ve önemli gördükleri iyi ve kusurlu olduğunu düşündükleri öğrenci davranışlarının sürekli objektif ve ayrıntılı şekilde kaydedip saklanmaları tekniğidir.
Öğrencinin manidar bir davranışının ayrıntılı bir tablosu, gözlemcinin bir anlık bir olayı fotoğrafla yakalamasıdır.
Anekdotlar ayrı kartlar biçiminde hazırlanacağı gibi, taşınabilir defterler biçiminde de olabilir. Birey hakkındaki anekdotlar sonradan özetlemek ve toplu dosyalara aktarmak üzere bir zarf içine toplanacağı gibi her birey için anekdot özetleme formu da geliştirilebilir.
Anekdotlarda, öğrenciye ilişkin tüm gözlemler kaydedilmez. Sıradan olmayan tipik, dikkate değer davranışların kaydedilmesi gerekli ve önemlidir.
- Bir anekdotta;
- Gözlemcinin adi, soyadı ve unvanı,
- Gözlenen öğrencinin adi, soyadı, numarası, sınıfı ve şubesi,
- Olayın geçtigi yer ve zaman
- Gözlenen olayın objektif olarak betimlenmesi
- Gözlemcinin yorumu ve önerisi için ayrılmış kısımların bulunması,
Anekdotun amacı: Gözlem listeleri gözlenecek davranış ifadelerini içeren ve gözlemlerin işaretlenme yolu ile kaydedilmesi için kullanılan araçlardır.
Olay kaydı, sayısal değerlendirmeleri tamamladığı ve öğretmenlerin dikkatlerini öğrenci davranışlarına çektiği için yararlı bir tekniktir.
Bunların yanında olay kaydı aşağıdaki hallerde sakıncalı da olabilir:
1-Bir öğrenci ile ilgili bir iki olayı, onu tüm okul yaşamından soyutlayarak inceleyip kaydetmek, onu tek basına yorumlamak çoğu kez yanıltıcı olabilir.
2-Olay kaydı bir öğrenci bir olay “tipik” olma özelliğini yitirdikten sonra bile o olayı öğrenci aleyhinde kullanma eğiliminde olanlara veri sağlamış olabilir. Öğretmenler genellikle can sikici, istenmeyen davranışları gözleyip kaydetme eğiliminde olduklarından, olay kayıtları daha çok öğrencilerin olumsuz yanlarını yansıtan verilen bütün haline gelebilir.
Olayın ayrıntılı bir şekilde yazılması çok zaman alicidir. Öğretmenler ye üşendiklerinde ye da gerçekten zaman bulamadıklarından gözlem verilerini yazma isini erteleyebilir. Olayın cereyan ettiği ve gözlendiği zamanla kaydedildiği zaman arasındaki süre uzadıkça gözlemciğin hayal ürünleri gerçeğe daha çok karışır ve olay kaydı gerçeği yansıtmaktan uzaklaşabilir.
Vak'a incelemesi:
Vak'a incelemesi sorunu olan kişiyi bir bütün halinde derinlemesine inceleme demektir. Vak'a incelemesinde test ve çeşitli test dişi teknikler kullanılarak sorunu olan birey hakkında çok çeşitli bilgiler toplanmalı; amaç bireyin sorunun nedenlerini ve uygun tedavi yöntemlerini saptamak, bireyin sorununu iyileştirici önlemler almaktır.
Vak'a incelemesi bireyin öz geçmişini ve hayat hikayesini kapsadığı gibi bununda ötesinde toplanan bilgilerin analiz ve yorumlarını, sorunların ye da problemlerin giderilmesi için gerekli değerlendirmeleri, önlemleri ve önerileri de kapsamalıdır.
Vak'a incelemesi özet olarak su bilgileri içerir
1.Vak'anin adi soyadı, doğum yeri, ve doğum tarihi
2.Ana babasının sağ, ölü,öz ,üvey olusu
3.Sorunun kısaca tanımı
4. Tıbbi ve psikolojik muayene
5.geçirdiği hastalıklar ve ameliyatlar
6.Akademik basarisi, okul yaşantısı,öğretmenleri ve sınıf arkadaşları ile ilişkisi, disiplin vak'alari
7.Aile tarihçesi, ailenin sosyo-ekonomik durumu, kardeş şayisi
8.Sosyal ilişkileri,okul dişi sosyal etkinlikleri, karsı cinsle ilişkileri, polis kayıtları
9. Duyusal gelişimi
10. Geleceğe ilişkin beklentileri ve planları
11. sorunla ilgili genel değerlendirme
12.Önerilen tedavi yolları ve alınacak önlemler
12. Önerilerin uygulanmasına ilişkin planlar
13.İncelemeyi yapan kişi, kurum ve tarih
Vaka incelemesini yapan kişi objektif, açık ve seçik olmak, kişisel yanlılıktan kaçınmak, sayısal verilere dayanmak sayılarla desteklenmeyen gereksiz bilgi vermekten, dayanıksız yorum ve genelleme yapmaktan sakınmak zorundadır. Vaka incelemesi raporlarının ilgili diğer uzmanlarla birlikte ele alınması, hatta gerekirse bu amaçla “vaka konferansı” toplantıları düzenlenmesi, böylece, birey için alınacak psikolojik yardim önlemlerinin birlikte programlanması daha da uygun olur.
Gözlem listeleri: gözlemcinin dikkatini gözlenebilir belirli kişilik özelliklerine ve davranışlarına yöneltmek amacıyla hazırlanmış ve gözlemlerin kaydedilmesinde kullanılan araçlardır.
Gözlenecek davranış ifadelerini içeren ve gözlemlerin işaretlenmesi yoluyla kaydedilmesi için kullanılan araçlardır.
Gözlemsel tekniklere dayalı gözlem listeleri gerekli eğitsel önlemleri almak ve çeşitli kişilik ve davranış sorunlarına yardımcı olmak amacıyla daha çok okul öncesi eğitim özel eğitim alanında çocukların bütün halinde gelişmelerini izlemek için kullanılmaktadır.
Gözlem listeleri gözlemcinin amacına göre, çocukların düzeyine ve okulun türüne göre farklılık gösterebilir.
Gözlem listelerinde çocuğun yaşına, gelişim dönemine uygun olarak yazılmış gelişim dönemi göstergeleri, becerileri, kişilik özellikleri, davranışları, ilgileri, kavramsal yeteneklerine ilişkin bir seri betimleyici sıfat ya da davranış ifadeleri bulunmaktadır. Gözlemi yapan kimse çocuğu veya öğrenciyi gözleyerek öğrencide veya çocukta gözlediği betimleyici ifadelerin karşısında, o özellik varsa ve gözlemci gözlemlemişse ‘Evet bu ifade gözlendi' anlamında ( X ) bir işaret konulur. Gözlemci gözleyemediği davranış ifadelerine ise işaret koymaz.
Gözlem listeleri ile çocuğun veya öğrencilerin var olan farklı nitelikleri, özellikleri, davranışları gözlemlenir.
Ancak bu listelerin önemli biri sınırlılığı gözlem davranış veya özelliğinin oluşum hızı, sıklığı, süresi gibi yönlerden bilgi sağlamamsıdır. Listeler kullanıldığında tarih konularak belli aralıklarla yeniden kullanılıp gelişmeler böylece izlenerek bu sınırlılık kısmen giderilebilir.(7)
1- KAYA Alim. KUTLU Mustafa Psikolojik Danışma ve Rehberlik, Anı Yayıncılık, 2004.1.BASKI,Bölüm7
2- CAN, Gürhan. Psikolojik Danışma ve Rehberlik,Ankara, Pegem A Yayıncılık, 2002.
3- KEPÇEOĞLU, Muharrem. Psikolojik Danışma ve Rehberlik, Kadıoğlu Matbaa, 1992.
4- ÖZGÜVEN, İbrahim Ethem. Çağdaş Eğitimde Psikolojik Danışma ve Rehberlik,Ankara, Pdrem Yayınları, 2001 (3. baskı, Bölüm 5)
5- TAN, Hasan. Psikolojik Danışma ve Rehberlik, Milli Eğitim Basımevi, 1992.
6- JENKINS, Lee. (1998). İmproving Student Learning. (Çev: Gönül Yenersoy), İstanbul: Kalder Yayınları.
7- http://www.golhisar.com/aydinbilgin/tanima.htm