Psikolojik hizmetleri okullarda gerekli kılan sebepler şunlardır:1- Değişen Okul ve Öğrenci
2- Sınıfta Kalma Oranının Yüksekliği
3- Demokratik Eğitim Anlayışı
4- Değişen Boş zaman Miktarı
5- Diğer Sebepler ( Aile, İş dünyası, İnsan varlığına verilen değer, inanç ve değer hükümleri)
1) Değişen Okul ve Öğrenci:
Bugün okullar sayıca olduğu kadar, çeşit yönünden de artmıştır. Okuyup kendisine bir hayat yolu çizmek isteyen ilkokul mezunu bir çocuk, birbirinden farklı amaçları olan ve farklı yetenek, ilgi ve kişilik yapısı isteyen bu okullar hakkında bilgi edinip kendisine en uygun olan birine girebilmesi için yardıma muhtaçtır.
Öğrencinin girdiği okulun dalları arasında kendi yetenek, ilgi ve kişilik yapısına en uygun birine yönelmesi lazımdır. Ayrıca, girdiği programda birçok seçmeli dersler olabilir. Hele daha geniş seçme imkanı olan çoklu-program sistemi olursa, öğrenciler, birçok seçmeli dersler arasından kendi amaçlarına en uygun olanları seçme ve ana programı aksatmadan zamanında mezun olma problemleri ile karşılaşacaklardır. Çocukların bu alanda da rehberliğe ihtiyaçları vardır. ( Tan, 1992,s.92).
Çocukların, çeşitli sınıf dışı faaliyetlerin niteliklerini, amaçlarını ve kendi gelişip yetişmesi ile ilgisini bilmek ihtiyacındandır.Bu faaliyetlerden en uygununa katılmasını sağlamak için rehberlik gerekmektedir. ( Tan,1992, s.64).
Günümüzde okul, daha çok çeşitli amaç yetenek, ilgi, ihtiyaç ve problemlere sahip olan öğrencilerin uyum sağlamalarına yardım etmek zorundadır.
Okullar yıllar yılı gittikçe kalabalıklaşmaktadır. Genç kuşakların okulda geçen “eğitim süreleri” bu suretle çok kısıtlanmış olmaktadır. Bu durum kaliteyi de etkilemektedir. Bu şartlar içinde, öğrencilerle kişi olarak ilgilenen psikolojik hizmetlere ihtiyaç daha da büyüktür, (Tan,1992,s.95).
Öğrencilerin bir birey olarak gelişip olgunlaşmaları ve hayata ya da bir üst okula hazırlanmaları hususunda eskisinden daha çok sorumluluklar düşmektedir. ( Tan, 1992, s. 96).
2) Sınıfta Kalma Oranının Yüksekliği:
Ortaokul ve liselere giren öğrencilerin sayısı her yıl daha da artmaktadır. Olumsuz şartlar ve etmenler giderilmedikçe ya da kontrol altına alınmadıkça sınıfta kalacak öğrencilerin sayıları da yükselecek demektir ki ulusal insan gücü ve eğitim maliyeti bakımından büyük bir kayıptır. Bütün bunlar, toplumun amaç ve ihtiyaçları ile birlikte, gençlerin yetenekleri, ilgileri, ihtiyaçları ve kişilik yapılarına daha uygun bir öğrenime yönelmeleri; uygun öğrenim faaliyetlerine katılmaları, karşılaştıkları öğrenim güçlüklerinde daha bilinçli ve gerçekçi olmaları için okulda iyi bir rehberlik ve danışma faaliyetlerine kesin bir ihtiyaç gösterir. (Tan, 1992, s.s.97,98).
3) Demokratik Eğitim Anlayışı:
Bireyin karmaşıklı bu toplum hayatı içinde kendisi ve toplumu için en uygun uyumu yapıp en uygun tarafa yönelebilmesi işi, gençliğin eğitim ve öğretim sorumluluğunu üzerine almış olan okullarımızda rehberlik ve danışma faaliyetlerine kesin bir ihtiyaç gösterir.
Yeni bir sosyal düzene giriş, şüphesiz, birçok uyum sorunları yaratır. Kişi, eski inanç, ideal ve alışkanlıklar ile yeni düzenin getirdiği yeni anlayış ve yaşayış tarzı arasında bocalamalara, hatta bunalımlara uğrayabilir. Bu geçiş dönemlerinde okul gençliğinin ve yetişkinlerin psikolojik yardıma, rehberliğe ihtiyaçları vardır. (Tan,1992,s.98).
4) Değişen Boş Zaman Miktarı:
Kişilere boş zamanı yararlı şekilde değerlendirme anlayış, hüner ve alışkanlığını vermek için en uygun ve etkili sosyal kurum şüphesiz ki okuldur. O halde, okullarda öğrencilere boş zamanı en etkin şekilde değerlendirme anlayış, beceri ve alışkanlıklarını kazandırmada da rehberlik edilmesi gerekmektedir. ( Tan, 1992,s.99).
Yukarıda da değindiğimiz gibi bir okulda öğretim faaliyetleri dışında öğrencilerin gelişimine uygun ortam sağlamak, karşılaşılan güçlükleri gidermek ve gerekli önlemleri almak için bazı hizmetler sunulmaktadır. Bu tür hizmetler okullarda kurulan Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi tarafından yürütülmektedir. Oldukça geniş bir kapsama sahip olan bu hizmetler çeşitli ölçütlere göre sınıflandırılmaktadır. Bu bölümde sunulan hizmetlerin içeriğine göre bir sınıflama yapmak amaçlanmıştır. Böyle bir sınıflamanın okuldaki rehberlik hizmetlerinin sunulması sürecinde yapılan işlerle/ etkinliklerle ilgili bir sınıflama olduğu da kabul edilebilir.
Rehberlik hizmet alanları-birimleri, rehberlik hizmetlerini sunan personelin ne tür etkinlikler yaptığını da göstermektedir. Rehberlik hizmetleri, doğrudan doğruya öğrenciye yönelik ve dolaylı olarak da hizmetlerin etkinliğini artırmaya yönelik olarak öğrenciyle ilgili kişi ve kurumlarla yürütülen kapsamı oldukça geniş bir hizmetler bütünüdür. Şöyle ki; rehberlik hizmetleri içinde öğrencilere okul ve çevresini tanıtmak gibi oldukça dışsal ve nesnel; kendilerine uygun bir alan veya program seçmek gibi öznel ya da kendini bir arkadaş grubuna ait hissetmeyen ve bundan rahatsız olan bir öğrenciye yardım gibi oldukça içsel / duyuşsal alana yönelik yardımlar yer almaktadır. Bu kadar geniş kapsama sahip hizmetleri alt gruplara ayırıp incelemekte yarar vardır. Ayrıca böyle bir sınıflama okullarda sunulan rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinde yapılan etkinliklere yönelik bir açıklık getirmektedir. Konuyla ilgili başlıca yayınlarda rehberlik hizmetlerinin sınıflandırılmasında “ hizmet birimleri, rehberlik servisleri, servis birimleri ve hizmet alanları” tanımlarının kullanıldığı görülmektedir. Burada “ hizmet birimleri” ve “hizmet alanları” tanımlamaları tercih edilmiş ve bütün konu boyunca bu terimler bazen birbirinin yerine kullanılmıştır. (Can, 2002,s.50).
İçeriklerine göre bir sınıflama yapılmakla birlikte rehberlik hizmetleri birbiriyle ilişkili ve birbirini tamamlayan hizmetlerdir. Program-plan hazırlama hizmetlerinden araştırma-değerlendirme hizmetlerine kadar tüm hizmetler birbiriyle ilişkili ve kısmen iç içe geçmiş kısmen birbiriyle örtüşen hizmetler olarak düşünülebilir. Bunların herhangi birisinin eksikliği rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin işlevselliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca bu hizmetlerin sunuluş sırasındaki öncelikten söz etmek yerine tümünün bir bütün ve birlikte sunulan hizmetler şeklinde algılanması daha uygun bir yaklaşım olacaktır.
Rehberlik hizmetlerinin etkili bir şekilde amacına ulaşabilmesi için işbirliği içinde ve ortak bir anlayış çerçevesinde sunulması gerekmektedir. Okuldaki rehberlik hizmetlerinin sunulmasında okul psikolojik danışmanı (rehber öğretmen), okul müdürü ve okul müdür yardımcıları, sınıf rehber öğretmenleri ve diğer ders öğretmenleri aktif biçimde görev almaktadır. Ayrıca personelin yapacağı görevler Okul Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği'nde açıklanmıştır. Ancak bu hizmetlerin alanında yetişmiş profesyonel bir uzmanın, yani okul psikolojik danışmanın koordinatörlüğünde yürütülmesi son derece önemlidir.
Öğretmenler rehberlik hizmetlerini sunmak üzere yetişmiş uzmanlar değildir, böyle olması da beklenemez. Böylece öğretmenlerin rehberlik hizmetlerini sunmak üzere görevlendirilmesi hizmetlerin kalitesini düşürebilir. Buna karşın ekonomik olması, rehberlikle ilgili iş yükünün azalması, daha çok sayıda öğrenciye hizmet götürme olanağı, öğrenciyi öğretmenin uzun süre gözleyebilme olanağının olması, birden çok öğretmenin öğrenciyle ilgilenmesi gibi bir takım avantajları vardır. Öğretmenler yeterlilikleri ölçüsünde ve okuldaki psikolojik danışmanın liderliği ile işbirliği içersinde rehberlik hizmetlerini sınıflarındaki öğrencilere sunabilirler. Ancak öğretmenlerin yaptıkları bu iş Psikolojik Danışma veya Terapi olarak adlandırılmaktadır.